Önyargılarımız

Belli kalıplar vardır herbirimizin hayatlarında. Bazılarımızın ki köşeli, bazılarımızın yuvarlak, şekilli, çeşitli. Bazı zamanlar o kalıplar bizi önyargılı ve eleştirel davranışlara sürükleyebiliyor. Yeniye ve değişime yer açarken kalıpların dışına çıkmak gerekebiliyor.
Benim eğitmenlik mottom; ‘ Herkes yoga yapabilir.’
Israrla, inatla ve gururla savunuyorum bunu.
Efenim esnekliğim hiç yok, kilom şöyle, vakit bulamıyorum, hiç akrobatik değilim, erkekler yoga yapar mı, boynum ağrıyor, kalp rahatsızlığı geçirdim gibi bir sürü haklı ya da haksız sebepleri sıralayıp duruyor, kalıplara yerleştiriyoruz kendimizi.
Denemeden bilemezmişsiniz derler ya, işte bir kere yoga dersine girmeye görsün insan.
Kilonun, boyun, cinsiyetin, esnekliğin öneminin olmadığı, kronik ve klinik ağrıların ise önemli olduğunu anlamakla başlar yolculuk; hem öğrencinin hem eğitmenin her ikisi arasındaki farkı ayırt etmesiyle devam eder.
ve sonrası…
Kalıpların içinde mi, bahane mi arıyor yoksa endişe mi duyuyor fark etmesini sağlamak ve sonrasında kelimelerin ötesinde iletişime geçmeye başlamak…
Bu da bir sonraki yazımın konusu 😉

Orhan Veli’yi bu güzel havalar, bizi önyargılarımız mahvetti 🙂

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.